Bugün Dünya dışı akıllı yaşamın var olduğu ve o yaşam örneklerinin dünyayı ziyaret ettiği ispatlansa insanlık olarak ilk hangi soruları sorarız? Ve cevaplar dünyada ne gibi değişimlere sebep olabilir?
1. O varlıkların dünyayı ziyaret ederken kullandığı enerji kaynağı nedir? Petrol Ofisin'den fullemiyorlar herhalde depoyu.. zaten çok da pahallı.. bu kadar enflasyonu ET'ler bile kaldıramazdı...
Cidden, ne kullanıyorlar? Ot içip mi uçuyorlar? Diyelim ki havadaki her atomda kolayca hasat edebilecekleri ve doğaya zararı ve kirliliği asla olmayan bir enerjiyi kullanıyor olsunlar..
Biz insanlık olarak aynı teknolojiyi istemez miyiz? Trilyon dolarlık petrol ve alt sanayilerinin sonu gelmez mi? Petrol zengini denilen ülkeler-topluluklar şöyle bir sarsılmaz mı?
Peki öyleyse Ufo konusunu saklı tutmayı kimler neden istesin? Açık değil mi?
2. Sonra ne sorarız? Müslüman mısınız? Hristiyan mı? Musevi mi?
-Cevaplarlar...
-sonra biz şaşkınca...aaaa nasıl olur.... peki siz neye inanıyorsunuz?
nasıl olur, her atomun Tanrı'dan ve bir olduğuna mı inanıyorsunuz... İnanmıyorsunuz... öyle deneyimliyorsunuz..
I see...
Sonra Biz Diyanete, Vatikana, Musevi babalara falan sormaz mıyız? Neden bütün evren bizim etrafımızda dönüyormuş gibi öğrettiniz? Neden Hepimizin bir olduğunu, hepimizin kutsal olduğunu, başkasına ettiğimizi kendimize de etmiş olduğumuzu öğretmediniz... Neden cehennem fikriyle korkutup cennet fikriyle heyecanlandırdınız? Sevgili dindar dostlar alınmasın.
Ben peygamberleri ruhlar boyutundan insanlığa yol gösterici olarak gönderilmiş öğretmenler olarak görüyorum. Dinleri ise O öğretmenler gittikten sonra, güç odaklarının insanlığı manipulasyonla kontrol altında tutmak için kullandıkları araçlar olarak görüyorum.
İçlerinde 2 kaşık doğru, 1 kaşık da zihin kontrol görüyorum.
Tanrı'ya uzanan yolun saf kalpten geçtiğini görüyorum. Hiç bir mantra, hiç bir ezberlenmiş dua, hiç bir namaz, kalbinizi kullanmıyorsanız sizi Ona-Yaradana yönlendiremez..
Eskiden amazondaki yerli adam ne yapsın müslümanlığı duymadıysa, deniliyordu.. Şimdi sorulacak; Saturnlülerin günahı ne duymadılarsa bu dinleri?
3. Uzaylı kardeşler siz nasıl alışveriş ediyorsunuz? Para biriminiz ne?
-....
-Ne.. nasıl... Para yok mu? Enflasyon yok mu? Soğan kaç para sizde? Herkesin materyal materyalize edebilme gibi güçleri mi var? Sonra birbirinize hizmet mi ediyorsunuz, sevgiyle, Koşulsuzca.. Hep bolluk ve bereket içinde misiniz?
4. Ne zamandır dünyayı ziyaret ediyosunuz? insanlık ile ilk bağlantınız ne zaman oldu?
diyelim ki dediler 100,000 yıl.
Hadi be ordan bizim tarihimiz mısır piramitleri kadardır, 6000 yıl..
he.. piramitlerimizi siz mi yaptınız... Vay yaaa.. Bak bunu düşünmüştük ha...
(göbeklitepe ile birlikte 12,000 yıla çıktı.. başka yerler çıkmak üzere belki 20 bin, 30 binler konuşulacak..)
5. Peki uzaylı kardeşim , Bizden ne istiyorsunuz? neden geldiniz?
mesela dediler ki: bilinçsizliğinizle birbirinizin, dünyanın ve galaksinin ruhunu incitiyorsunuz. Sizi daha yüksek bir bilince teşvik etmek, rehberliğinizi yapmak, galaktik bir toplum olma yolunuzda yardımcınız olmak için geldik...
6. Nerden bilelim doğruyu söylediğinizi? belki bizi kandırıp dünyamızı bizden çalacaksınız..
Buna da benim cevabım olsun: Sen hiç karıncaya yalan atıp onun yuvasını çalan insan gördün mü?
Galaktik yolculuk yapabilecek bir ırk bizlerden hem bilinç hem teknoloji olarak yüzbinlerce belki milyonca yıl ileridedir. Bizi yuvamızdan etmek isteselerdi bu göz açıp kapayana kadar olurdu.
Püf bi bakmışsın buharlaşmışız...
Kaldı ki geçmişte ufoların amerikan nükleer üstlerindeki füzeleri kapatıp kullanılamaz hale getirdiği de raporlara geçmiş olaylardandır.
Ama dünyamızdaki karanlık güç odaklarının belli bir seviyeye kadar teknolojide gelişmiş karanlıktan beslenen uzaylılarla da iş birliği içinde olduğunu biliyoruz.
O karanlık güç odakları uzun zamandır bir uzaylı istilası ve yahut kurtarıcı görüntüsünde karanlık bir ırkı dünyaya getirmek ve ya getirmişçesine oyun perdelemek hedefini güdüyor.
Dolayısıyla tapındıkları karanlık uzaylıları sürekli dünyaya davet etme halindeler. Aynı zamanda kendi insan yapımı ufolarıyla orada burada halkları gelecek seneryolara hazırlamak için şov yapıp heyecan uyandırıyorlar.
Diğer tarafta bu dünyada ruhunun ışığından beslenen ve o ışığı dünyaya demirleyen ve gün be gün sayıları artan bir insanlık var. Taaaa Hopi yerlilerinin kehanetlerinde söylediği bir gurup insanlık. Onlar ise ilahi yardımı davet ediyorlar.
Bu nedenle pozitif Uzaylılar da burada. Onlar da gemilerini ruhani bir uyanış yaşatacak şekilde, o çeşit bir frekansı yayarak gösteriyorlar.
Ben çocukluğumdan beri bizzat en az 6 defa Ufoları gördüm. Her defasında karşılaştıklarım bende sevgi, mutluluk ve merak duygusu bıraktı. Bir tanesi hariç. O bir tanesi iliklerime kadar korku saldı.
Dünyadaki karanlık güçler ortak-dünya çapında bir düşman yaratarak (Plandemi gibi) insanlık üzerinde daha güçlü kontrol kurmalarına yarayacak teknoloji ve uygulamaları insanlığa giydirmek istiyor.
Ama pozitif güçler de iş başında ve gerçekleri gün yüzüne çıkartmak için hayatlarını bile riske atarak ifşalarda bulunuyor.
Gökhan nereden dinliyorsun böyle bilim kurgu hikayelerini hikayeleri dersen dostum... Ben Çocukluğumdan beri televizyondan beslenmiyorum. Benim haber kaynağım kalbimin çektiği, araştırdığım, okuduğum, dinlediğim, hissettiğim, sezdiğim yönde. Ben ezberletilen bilginin dışındayım. Ben senin hala içinde olduğun o kutunun dışındayım ve sana bunu söylememin tek sebebi kutuyu sana da görünür kılma isteğim.
Önce onlarca yıl boyunca Ufo gerçeği komik-deli bir konu gibi gösterildi ana akım medya tarafından. Böylece insanlar bu konuyu konuşmaktan çekindi. Tabu oldu.
Düşünsenize insalığı köklerine kadar değiştirebilecek bu en büyük konu konuşulamaz oldu.
Ama içine vardığımız bu an öyle aydınlatıcı bir an ki karanlıkta bir şey kalamıyor. Tüm sırlar açığa çıkmaya başladı.
Son 2 hafta içinde bu konu hakkında birçok gelişme oldu.
1. Nasa medya toplantısıyla 800 ufo olayı üzerine bakıp.. "şey bunların uzaylı olduğunu söylemek için yeterince delilimiz yok.. ama biraz daha araştıralım" dediler.
2. Bir amerikan ailesi 911'i aradı ve evimizin arka bahçesinde bir uzay aracı indi, içinden de 2 uzaylı olduğunu düşündüğümüz varlık çıktı dedi.
(Ufolar polis araçlarından da görülmüş) Ana akım medya hiç bir zaman olmadığı ciddiyetle konuyu ele alıp allandıra ballandıra yaydı.
3. Geçen hafta CIA ve NSa gibi amerikan gizli servislerinde çalışmış, en gizli dosyalara erişimi olmuş bir üst düzey subay UFO konusunda ifşada bulunmak üzere ünlü bir haberciye röportaj verdi ve bu yayınlandı.
Röportajda kısaca dedi ki:
Uzaylılar uzun zamandır dünyayı ziyaret ediyor.
Derin devlet düşmüş birden fazla ufoyu gizli yeraltı kamplarına sokup üstlerinde çalışıp teknolojisini bir noktaya kadar kopyaladı.
Ve 1950lerden beri gizli operasyonlarda kullandıkları UFOları var. Ve bunlar hem insanlık hem dünya için bir tehdit ve tehlike.
Ayrıca bütün bu gizli araştırma ve çalışmalar Amerikan halkinin cebinden alınan paralarla yapılıyor.
Ele geçen Ufoların İçinde uzaylı varlıkların bedenleri de bulundu.
Şimdi herkes düşünüyor...
Bu ifşaat karanlık tarafının kendi uzaylı istilasının yolunu hazırlayışı mı yoksa pozitif güçlerin (Beyaz şapkaların) pozitif bir gelecek için hareketi mi?
Bence karanlık aydınlıkla yarışa girdi ifşaa konusunda.
Ama aydınlık acele etmiyor. Çünkü insalığın bilinç frekansının hazır olmasını bekliyor ve gönderdiği işaretlerle "biz buradayız ve sizin hazır olmanızı bekliyoruz" diyor.
Mağara duvarlarında resmedildikleri erken yüzyıllardan bu yana ifşada çok yol aldılar. Dünyanın birçok yerinde geometrik tarla izleri bıraktılar. Nükleer istasyon kapattılar. Kalbiyle bakana göründüler, mesajlar ilettiler.
4. birkaç gün önce Beyaz sarayın karşısındaki Amerikan Press klübü binasında, UFO İFŞAA gurubu halka ve medyaya açık toplantı yaptı. Aralarında yüksek rütbeli askerler, pilotlar, politikacaılar vb. vardı. Toplam ifşacı sayısı binlerle ifade ediliyor.
Toplam kanıt videosu saatlerce, toplam doküman binlerce sayfa..
Ve bu konunun araştırılması için Amerikan kongresine bir dosya sundular.
Diyorlar ki sıfır nokta enerjisini insanlıktan saklamak bir insanlık suçudur.
Dünyayı hala petrol enerjisine muhtaç bırakmak bir insanlık suçudur.
Hükümet bu araştırmaları tamamladığında, bu suçları işlemiş olanların tutuklanması isteniyor.
5. Daha bu akşam TRT World'ün yeni yayınlanmış bir haber programı dikkatime getirildi. Trt world UFO konusunu ünlü ve uluslararası 2 konukla birlikte masaya yatırdı. Nirden nireye...
6. Benim en az 10 senedir mesajlarını takip ettiğim Darryl Anka isminde bir ruhani kanal vardır. Yaptığı medyumluk ile Bashar isminde bir uzaylının (Ki Bashar Darryl'in gelecekteki halidir) mesajlarını alır ve iletir. Bu kanalda koşulsuz sevgi, merhamet ve bilgelik hissederim. Bu kanal her zaman insana gerçek mutluluğun yollarını işaret eder. Bu güne kadar asla Uzaylıların İnsanlarla açık irtibata geçiş tarihini vermemiştir.
Bu soru her sorulduğunda insanlığın henüz buna hazır olmadığını, tarihi bile duymaya hazır olmadığını komik bir dille aktarir Bashar. Çünkü vakti gelmeden verilen bilgiyle bizleri zehirlemiş olmak istemez.
2 ay önce Darryl'in yaptığı son kanallık çalışmasında Bashar dedi ki:
"Size müjde getirdim. Şu an içinde bulunduğunuz gidişat çok keskin ve büyük bir kırılma yaşamaz ise -ki kırılma olasılığı çok düşük gözüküyor, Pozitif Uzaylılar ile insanlık arasında ilk açık ve toplu temas 2026 sonu-2027 başı olacak.
Bu kanallık çalışması Nasa'nın toplantısından önce, İfşaat olaylarının öncesinde yapıldı.
Şimdi dönüp de Türkiye'nin seçim dönemine baktığımızda bu konunun hiç masada olmadığını görüyoruz; (masada olması arzu edilebilecek diğer dünya çapında mevzularla birlikte...)
Çünkü Türk halkı hayatta kalma mücadelesine o kadar saplanıp kaldı ki daha geniş bakıp daha büyük hikayeyi göremiyor.
Hala soğan derdimiz. Ama üzülmeyiniz dostlar. Soğan dediğimiz şey de ortasını kesip bakarsanız bir galaksi, bir evren... Soğan deliğinden geçip evrenin göbeğinden çıkıcaz; yıl olmuş ikinci bin yılın 23. döngüsü. Artık o sürede aramızdan emniyet kemerlerini iyi bağlamamış bir çok kişi düşebilir dünyadan. Buna denilebilecek bir şey yok. Doğa...
Emniyet kemerinden kastım topraklanmak ve ruhla bağlantında kalmaktır.
Bu arada ben 21 Haziran'da 16:00 itibarıyla orada olacağım; Nemrut Dağı'nın Batı Terasında; karşılamak için. Neyi karşılayacağımı bilmiyorum. Gelmekte olanı karşılayacağım galiba. Belki sen ve daha fazlası.
Sadece kalbim çağırıyor ve bana gitmek düşüyor; hiç beklentisizce. Gelecek olan dostlara da sözüm odur ki, beklentisizce olsun gelişiniz. Sadece kalbinizin coşkusuyla...
Aşk olsun Hu
